SU VE SU KAYNAKLARI

Kültür 30.07.2018 - 10:44, Güncelleme: 25.08.2022 - 16:35
 

SU VE SU KAYNAKLARI

YERYÜZÜNDEKİ SU VE SU KAYNAKLARI
(Başta balıklar olmak üzere bütün canlılar suya ihtiyaç duymaktadır. Okyanus, deniz ve göllerde yaşayan bitki ve hayvanların sayısı karalarda yaşayanlara göre çok daha fazladır. Karalarda yaşayan canlılar için de su hayati önem taşımaktadır. Bitkiler, hayvanlar ve insanların vücut ağırlıklarının yarısından fazlasını su oluşturmaktadır. Çevremize baktığımızda denizler, akarsular, göller, kuyular en çok görebildiğimiz su kaynaklarıdır. İnsan vücudunun 65 inin su olması ve insanın ve diğer canlıların susuz yaşayamaması suyun canlılar için ne kadar önemli olduğunu açıklamaya yetmektedir.)   Yeryüzünün büyük bir kısmını oluşturan sular, su küre (hidrosfer) olarak adlandırılır. Dünya üzerindeki su kaynaklarını okyanuslar, denizler, göller, yeraltı suları, bataklıklar, kalıcı kar ve buzullar oluşturur.   Yeryüzündeki Su Kaynakları   Doğadaki tüm su kaynakları katı, sıvı ve gaz hâlleri arasında değişime uğrar. Okyanus, deniz ve göl gibi yüzeylerden buharlaşan ve bitkilerden terleme yoluyla bırakılan su buharı, atmosferde yükseldikçe soğur ve yoğunlaşır. Daha sonra yeryüzüne yağmur, dolu veya kar yağışı olarak geri döner. Yağış sularının bir kısmı buzullarda tutulur. Bir kısmı yüzey akışına geçer ve nehirleri oluşturur. Bir kısmı ise yerin altına sızarak yer altı sularını oluşturur. Eriyen kar veya buzul suları ile akarsu ve yer altı sularının büyük bir kısmı eğim doğrultusunda akışa geçerek tekrar denizlere ve okyanuslara ulaşır. Suyun doğadaki bu hareketine su döngüsü adı verilmektedir.     Yeryüzündeki Su döngüsü Okyanuslar ve denizler yeryüzündeki suların yaklaşık 97’sini oluşturur. Tatlı suların ise yarısından fazlası buzullar hâlindedir. Buna göre yeryüzündeki suların çok az bir kısmını tatlı sular meydana getirir. Yeryüzünde En Fazla Tatlı Suya Sahip Alanlar – Kanada – Amazon Havzası – Avrupa’nın Kuzeyi ve yer yer batı kesimleri – Endonezya, Malezya, Filipinler – Sibirya – Kongo Havzası – Avusturalya Kıtası’dır.   YER ÜSTÜ SULARI 1- OKYANUSLAR Okyanusların tam olarak nasıl oluştuğu bilinmemektedir. Buna karşın birçok bilim adamı, yeryuvarlağı oluştuktan sonra yerkabuğunun soğuması sonucunda ortaya çıkan hidrojenin atmosferin bileşiminde bulunan ve daha ağır bir gaz olan oksijenle birleşerek su buharını (H2O) oluştuğunu, o dönemin atmosferinin günümüzden daha sıcak olduğunu, milyonlarca yıl atmosferin yavaş yavaş soğuduğunu, atmosferdeki su buharının yoğunlaşmaya başladığını ve bardaktan boşanırcasına yağışların olduğunu, bu sonu gelmez yağışların yeryüzünde çukur alanları doldurarak okyanusları oluşturduğunu savunmaktadır. Önceleri tuzlu olmayan okyanuslardaki su zamanla yerkabuğunda bulunan sodyum ve klor elementleri nedeniyle tuzlanmaya başlamıştır.   Deniz ve Okyanusların Oranları Yeryüzünün toplam alanı 510 milyon km2’dir. Bu alanın yaklaşık 361 milyon km2’sini denizler, 149 milyon km2’sini karalar oluşturur. Buna göre yeryüzünün yaklaşık 71’i sularla, 29’u da karalarla kaplıdır. Ancak kara ve denizler yarım kürelerde eşit dağılmamıştır.     Kıtaları birbirinden ayıran geniş su kütlelerine okyanus denir. Okyanusların yarısından fazlasını Asya ve Okyanusya kıtaları ile Amerika kıtası arasında uzanan Büyük Okyanus (Pasifik) oluşturmaktadır. Atlas Okyanusu (Atlantik), Amerika kıtası ile Avrupa ve Afrika kıtaları arasında yer alır. Hint Okyanusu ise Asya, Afrika ve Okyanusya kıtaları arasındadır. Dünya üzerinde beş okyanus vardır. Bunlar; – Büyük (Pasifik) Okyanus (166 241 000 km2) – Atlas (Atlantik) Okyanusu (82 217 000 km2) – Hint Okyanusu (73 600 000 km2) – Güney (Antarktik) Okyanusu (35 000 000km2) – Arktik (Kuzey Buz) Okyanusu (12 257 000 km2) dur.   Büyük Okyanus  Büyük (Pasifik) Okyanus Dünya’nın en büyük okyanusudur. Tarih değiştirme çizgisi bu okyanustan geçer. Dünyanın en derin çukuru (Mariana Çukuru 11.022 metre) buradadır. Büyük Okyanus dünya üzerindeki bütün karalardan daha fazla alan kaplar. Büyük Okyanusu küre üzerinde tam karşımıza aldığımızda hemen hemen hiçbir büyük kara parçasını göremeyiz. Atlas Okyanusu Atlas Okyanusu Dünya’nın 2. büyük okyanusudur. Amerika kıtası ile Avrupa ve Afrika kıtaları arasında yer alır. Hint Okyanusu Hint Okyanusu, Afrika, Asya, Okyanusya kıtaları ve Güney Okyanusu arasında yer almaktadır. Güney Okyanusu Güney Okyanusu Antarktika Kıtası çevresinde 60° paraleline kadar olan alanı kaplar. Kuzey Okyanusu Büyük Okyanus ve Atlas Okyanusu’na kıyısı olan Arktik Okyanusu’nun kış mevsiminde büyük bir kısmı donarak karalarla birleşir. Okyanusun 2/3’unden fazlası her zaman buzlarla kaplıdır.   Yeryüzündeki su dağılımına baktığımızda suların 97‘si okyanuslarda ve denizlerde 3’u de karalarda bulunmaktadır. Dünyada bulunan suların 97’si tuzlu sudur. Bu yönüyle kullanılabilir tatlı su miktarı oldukça sınırlıdır. Deniz ve okyanus suları tuzlu olmasına rağmen milyonlarca canlı için yaşam ortamı sağlar. Okyanuslardaki tuzluluk oranı pek değişmezken (0 35), denizlerdeki tuzluluk oranı enlem etkisi ve buharlaşmaya bağlı olarak kutuplara gidildikçe azalmaktadır (0 1 – 0 42).   NOT: Bir denizin tuzluluk oranı, enlemin yanında o denize karışan tatlı sulara bağlı olarak da değişebilir. En tuzlu deniz Kızıldeniz (0 42), en az tuzlu deniz ise Baltık Denizi’nde Botni Körfezi’dir (0 1).   Yeryüzündeki tatlı suların çoğu buz kütlelerinden oluşur. Buz kütlesinin 80’i Antarktika’da, 12 kadarı da Grönland Adası’nda ve 8’lik kısmı da Kutup adaları ve dağ tepelerinde bulunur.   NOT: Üzerinde buzul olmayan tek kıta Okyanusya’dır. Dünyadaki bütün buzlar erise deniz seviyesinde 50 metre kadar bir yükselme görülür. Bu durumda deniz seviyesinden 100 metre olan bazı şehirler liman şehirlerine dönüşür.   Antarktika Kıtası dünya üzerindeki tatlı suyun yaklaşık 70 ini bulundurur. Diğer tatlı suları da yer altı suları, göller, bataklıklar ve akarsular oluşturur.   2- DENİZLER Deniz, bir okyanus ile bağı olan ve büyük bir alanı kaplayan ve tuzlu olan su birikintisidir. Deniz genellikle okyanus terimi yerine de kullanılır. Okyanusların kıtaların iç kesimlerine doğru sokulan bölümlerine ise iç deniz (Japon Denizi, Çin Denizi) denir. Kıta kenarlarındaki denizlere kenar deniz (Akdeniz, Karadeniz) denir.   Yeryüzündeki bazı denizler:   Akdeniz, güneyde Afrika kuzeyde Avrupa ve doğuda Asya kıtaları tarafından çevrelenmiş bir denizdir. Batıda Cebelitarık Boğazı ile Atlas Okyanusu’na bağlanır. Güneydoğudan ise Mısır’daki Süveyş Kanalı ile Kızıldeniz’e bağlanmıştır.   NOT: Süveyş Kanalı insan yapımı bir kanal olup 1869’da tamamlanmıştır. 16 km uzunluğuyla dünyanın en uzun kanalıdır. Kanal Afrika çevresini dolaşmadan Avrupa ve Asya arasında deniz taşımacılığı yapılmasını sağlar.   Ege Denizi, Yunanistan’ın doğu bölümü ile Anadolu arasında yer alan deniz, Çanakkale Boğazı’yla Marmara Denizi’ne bağlanır. Denizde bulunan irili ufaklı 3000 kadar adayı içine alan yarı kapalı bir denizdir. Anadolu Yarımadası’nın batı kıyılarının çok fazla girintili ve çıkıntılı olması ve bu kıyılara yakın konumda pek çok sayıda ada bulunması, Ege Denizi’nin daha önce büyük bir kara parçası olduğu izlenimini yaratmaktadır.   Marmara Denizi, Ege Denizini Karadeniz’e bağlayan bir iç denizdir. Türkiye’nin Asya ve Avrupa sınırları arasında yer alır. İstanbul Boğazı ile Karadeniz’e bağlanır.   Karadeniz, Tuzluluk oranı 0,18 dolayındadır. MÖ 6. bin yıla dek bir tatlı su gölü olan Karadeniz, bu tarihten sonra deniz seviyesindeki yükselmelere bağlı olarak İstanbul ve Çanakkale Boğazı’ndan yoğun olan Akdeniz sularının alttan Karadeniz’e ulaşmasıyla tuzlu bir denize dönüşmüştür. Tatlı suda yaşayan canlıların olup ayrışmasıyla ortaya çıkan kükürtlü hidrojen gazından dolayı da denizin 200 metre altında canlı hayatına rastlanmaz. Karadeniz’e dökülen Kaynağı Fransa’ya kadar uzanan Tuna Nehri, Kuzey Denizi’ne akan bütün nehirlerden daha fazla suyu Karadeniz’e taşır. Karadeniz’in güneyindeki su seviyesi rüzgârların kuzeyden esmesine bağlı olarak kuzey kesimlerinden daha yüksektir.   Karayip Denizi, Akdeniz’den sonra dünyada 2. Büyük denizdir. Orta Amerika’da yer alır. Güney Çin Denizi, Dünyanın büyük denizlerindendir. Filipinler, Malezya, Vietnam ve Çin Halk Cumhuriyeti arasında yer alır. Arap Denizi, Arap Yarımadası ile İran, Pakistan ve Hindistan arasında yer alan denizdir. Japon Denizi, Çin Halk Cumhuriyeti, Rusya Federasyonu ve Japonya arasında yer alır. Hazar Denizi, Avrupa ile Asya kıtaları arasında yer alan tuzlu su denizidir. Tuzluluk oranı 012’dir. Hem deniz hem de göl özelliklerini taşımaktadır. Acık denizlerle bağlantısı yoktur. Bu yüzden de su seviyesi devamlı değişir. Su seviyesi düşmektedir. Günümüzde su seviyesi deniz seviyesinden 28 metre aşağıdadır. Su seviyesinin deniz seviyesinden aşağıya düşme sebebi, buharlaşma artarken yağışların da azalmasıdır. Bir de denize dökülen suların bir kısmını sağlayan Volga Nehri’nin sulama ve endüstride kullanılma amacıyla sularının çekilmesi önemli etken olmuştur. Don – Volga kanalının açılmasıyla açık denizlerle bağlantısı sağlanmıştır. Kızıldeniz, Afrika ile Asya arasında yer alır. Kuzeyde dünyanın en uzun kanalı olan Süveyş Kanalı ile Akdeniz’e, güneyde ise Arap Yarımadası’nın ucunda Babül Mendeb Boğazı ile Hint Okyanusu’na bağlanır. Denizaltı yaşamına ve üremeye elverişli sıcaklığa sahip olduğundan çok sayıda deniz canlısı barındırmaktadır. Bunun sebebi ise zemindeki büyük sırtlarda oluşan yarık kısmın yeraltından gelen magma ile dolmasıdır. Bu lavlar çok fazla üretici konumunda bulunan bitkisel planktonlar için önemli besin kaynağı oluşturmaktadır.
YERYÜZÜNDEKİ SU VE SU KAYNAKLARI

(Başta balıklar olmak üzere bütün canlılar suya ihtiyaç duymaktadır. Okyanus, deniz ve göllerde yaşayan bitki ve hayvanların sayısı karalarda yaşayanlara göre çok daha fazladır. Karalarda yaşayan canlılar için de su hayati önem taşımaktadır. Bitkiler, hayvanlar ve insanların vücut ağırlıklarının yarısından fazlasını su oluşturmaktadır. Çevremize baktığımızda denizler, akarsular, göller, kuyular en çok görebildiğimiz su kaynaklarıdır. İnsan vücudunun 65 inin su olması ve insanın ve diğer canlıların susuz yaşayamaması suyun canlılar için ne kadar önemli olduğunu açıklamaya yetmektedir.)

 

Yeryüzünün büyük bir kısmını oluşturan sular, su küre (hidrosfer) olarak adlandırılır. Dünya üzerindeki su kaynaklarını okyanuslar, denizler, göller, yeraltı suları, bataklıklar, kalıcı kar ve buzullar oluşturur.

 

Yeryüzündeki Su Kaynakları

 

Doğadaki tüm su kaynakları katı, sıvı ve gaz hâlleri arasında değişime uğrar. Okyanus, deniz ve göl gibi yüzeylerden buharlaşan ve bitkilerden terleme yoluyla bırakılan su buharı, atmosferde yükseldikçe soğur ve yoğunlaşır. Daha sonra yeryüzüne yağmur, dolu veya kar yağışı olarak geri döner. Yağış sularının bir kısmı buzullarda tutulur. Bir kısmı yüzey akışına geçer ve nehirleri oluşturur. Bir kısmı ise yerin altına sızarak yer altı sularını oluşturur. Eriyen kar veya buzul suları ile akarsu ve yer altı sularının büyük bir kısmı eğim doğrultusunda akışa geçerek tekrar denizlere ve okyanuslara ulaşır. Suyun doğadaki bu hareketine su döngüsü adı verilmektedir.

 

 

Yeryüzündeki Su döngüsü

Okyanuslar ve denizler yeryüzündeki suların yaklaşık 97’sini oluşturur. Tatlı suların ise yarısından fazlası buzullar hâlindedir. Buna göre yeryüzündeki suların çok az bir kısmını tatlı sular meydana getirir.

Yeryüzünde En Fazla Tatlı Suya Sahip Alanlar

– Kanada

– Amazon Havzası

– Avrupa’nın Kuzeyi ve yer yer batı kesimleri

– Endonezya, Malezya, Filipinler

– Sibirya

– Kongo Havzası

– Avusturalya Kıtası’dır.

 

YER ÜSTÜ SULARI

1- OKYANUSLAR

Okyanusların tam olarak nasıl oluştuğu bilinmemektedir. Buna karşın birçok bilim adamı, yeryuvarlağı oluştuktan sonra yerkabuğunun soğuması sonucunda ortaya çıkan hidrojenin atmosferin bileşiminde bulunan ve daha ağır bir gaz olan oksijenle birleşerek su buharını (H2O) oluştuğunu, o dönemin atmosferinin günümüzden daha sıcak olduğunu, milyonlarca yıl atmosferin yavaş yavaş soğuduğunu, atmosferdeki su buharının yoğunlaşmaya başladığını ve bardaktan boşanırcasına yağışların olduğunu, bu sonu gelmez yağışların yeryüzünde çukur alanları doldurarak okyanusları oluşturduğunu savunmaktadır. Önceleri tuzlu olmayan okyanuslardaki su zamanla yerkabuğunda bulunan sodyum ve klor elementleri nedeniyle tuzlanmaya başlamıştır.

 

Deniz ve Okyanusların Oranları

Yeryüzünün toplam alanı 510 milyon km2’dir. Bu alanın yaklaşık 361 milyon km2’sini denizler, 149 milyon km2’sini karalar oluşturur. Buna göre yeryüzünün yaklaşık 71’i sularla, 29’u da karalarla kaplıdır. Ancak kara ve denizler yarım kürelerde eşit dağılmamıştır.

 

 

Kıtaları birbirinden ayıran geniş su kütlelerine okyanus denir. Okyanusların yarısından fazlasını Asya ve Okyanusya kıtaları ile Amerika kıtası arasında uzanan Büyük Okyanus (Pasifik) oluşturmaktadır. Atlas Okyanusu (Atlantik), Amerika kıtası ile Avrupa ve Afrika kıtaları arasında yer alır. Hint Okyanusu ise Asya, Afrika ve Okyanusya kıtaları arasındadır. Dünya üzerinde beş okyanus vardır. Bunlar;

– Büyük (Pasifik) Okyanus (166 241 000 km2)

– Atlas (Atlantik) Okyanusu (82 217 000 km2)

– Hint Okyanusu (73 600 000 km2)

– Güney (Antarktik) Okyanusu (35 000 000km2)

– Arktik (Kuzey Buz) Okyanusu (12 257 000 km2) dur.

 

Büyük Okyanus 

Büyük (Pasifik) Okyanus Dünya’nın en büyük okyanusudur. Tarih değiştirme çizgisi bu okyanustan geçer. Dünyanın en derin çukuru (Mariana Çukuru 11.022 metre) buradadır. Büyük Okyanus dünya üzerindeki bütün karalardan daha fazla alan kaplar. Büyük Okyanusu küre üzerinde tam karşımıza aldığımızda hemen hemen hiçbir büyük kara parçasını göremeyiz.

Atlas Okyanusu

Atlas Okyanusu Dünya’nın 2. büyük okyanusudur. Amerika kıtası ile Avrupa ve Afrika kıtaları arasında yer alır.

Hint Okyanusu

Hint Okyanusu, Afrika, Asya, Okyanusya kıtaları ve Güney Okyanusu arasında yer almaktadır.

Güney Okyanusu

Güney Okyanusu Antarktika Kıtası çevresinde 60° paraleline kadar olan alanı kaplar.

Kuzey Okyanusu

Büyük Okyanus ve Atlas Okyanusu’na kıyısı olan Arktik Okyanusu’nun kış mevsiminde büyük bir kısmı donarak karalarla birleşir. Okyanusun 2/3’unden fazlası her zaman buzlarla kaplıdır.

 

Yeryüzündeki su dağılımına baktığımızda suların 97‘si okyanuslarda ve denizlerde 3’u de karalarda bulunmaktadır. Dünyada bulunan suların 97’si tuzlu sudur. Bu yönüyle kullanılabilir tatlı su miktarı oldukça sınırlıdır. Deniz ve okyanus suları tuzlu olmasına rağmen milyonlarca canlı için yaşam ortamı sağlar. Okyanuslardaki tuzluluk oranı pek değişmezken (0 35), denizlerdeki tuzluluk oranı enlem etkisi ve buharlaşmaya bağlı olarak kutuplara gidildikçe azalmaktadır (0 1 – 0 42).

 

NOT: Bir denizin tuzluluk oranı, enlemin yanında o denize karışan tatlı sulara bağlı olarak da değişebilir. En tuzlu deniz Kızıldeniz (0 42), en az tuzlu deniz ise Baltık Denizi’nde Botni Körfezi’dir (0 1).

 

Yeryüzündeki tatlı suların çoğu buz kütlelerinden oluşur. Buz kütlesinin 80’i Antarktika’da, 12 kadarı da Grönland Adası’nda ve 8’lik kısmı da Kutup adaları ve dağ tepelerinde bulunur.

 

NOT: Üzerinde buzul olmayan tek kıta Okyanusya’dır. Dünyadaki bütün buzlar erise deniz seviyesinde 50 metre kadar bir yükselme görülür. Bu durumda deniz seviyesinden 100 metre olan bazı şehirler liman şehirlerine dönüşür.

 

Antarktika Kıtası dünya üzerindeki tatlı suyun yaklaşık 70 ini bulundurur. Diğer tatlı suları da yer altı suları, göller, bataklıklar ve akarsular oluşturur.

 

2- DENİZLER

Deniz, bir okyanus ile bağı olan ve büyük bir alanı kaplayan ve tuzlu olan su birikintisidir. Deniz genellikle okyanus terimi yerine de kullanılır. Okyanusların kıtaların iç kesimlerine doğru sokulan bölümlerine ise iç deniz (Japon Denizi, Çin Denizi) denir. Kıta kenarlarındaki denizlere kenar deniz (Akdeniz, Karadeniz) denir.

 

Yeryüzündeki bazı denizler:

 

Akdeniz, güneyde Afrika kuzeyde Avrupa ve doğuda Asya kıtaları tarafından çevrelenmiş bir denizdir. Batıda Cebelitarık Boğazı ile Atlas Okyanusu’na bağlanır. Güneydoğudan ise Mısır’daki Süveyş Kanalı ile Kızıldeniz’e bağlanmıştır.

 

NOT: Süveyş Kanalı insan yapımı bir kanal olup 1869’da tamamlanmıştır. 16 km uzunluğuyla dünyanın en uzun kanalıdır. Kanal Afrika çevresini dolaşmadan Avrupa ve Asya arasında deniz taşımacılığı yapılmasını sağlar.

 

Ege Denizi, Yunanistan’ın doğu bölümü ile Anadolu arasında yer alan deniz, Çanakkale Boğazı’yla Marmara Denizi’ne bağlanır. Denizde bulunan irili ufaklı 3000 kadar adayı içine alan yarı kapalı bir denizdir. Anadolu Yarımadası’nın batı kıyılarının çok fazla girintili ve çıkıntılı olması ve bu kıyılara yakın konumda pek çok sayıda ada bulunması, Ege Denizi’nin daha önce büyük bir kara parçası olduğu izlenimini yaratmaktadır.

 

Marmara Denizi, Ege Denizini Karadeniz’e bağlayan bir iç denizdir. Türkiye’nin Asya ve Avrupa sınırları arasında yer alır. İstanbul Boğazı ile Karadeniz’e bağlanır.

 

Karadeniz, Tuzluluk oranı 0,18 dolayındadır. MÖ 6. bin yıla dek bir tatlı su gölü olan Karadeniz, bu tarihten sonra deniz seviyesindeki yükselmelere bağlı olarak İstanbul ve Çanakkale Boğazı’ndan yoğun olan Akdeniz sularının alttan Karadeniz’e ulaşmasıyla tuzlu bir denize dönüşmüştür. Tatlı suda yaşayan canlıların olup ayrışmasıyla ortaya çıkan kükürtlü hidrojen gazından dolayı da denizin 200 metre altında canlı hayatına rastlanmaz. Karadeniz’e dökülen Kaynağı Fransa’ya kadar uzanan Tuna Nehri, Kuzey Denizi’ne akan bütün nehirlerden daha fazla suyu Karadeniz’e taşır. Karadeniz’in güneyindeki su seviyesi rüzgârların kuzeyden esmesine bağlı olarak kuzey kesimlerinden daha yüksektir.

 

Karayip Denizi, Akdeniz’den sonra dünyada 2. Büyük denizdir. Orta Amerika’da yer alır.

Güney Çin Denizi, Dünyanın büyük denizlerindendir. Filipinler, Malezya, Vietnam ve Çin Halk Cumhuriyeti arasında yer alır.

Arap Denizi, Arap Yarımadası ile İran, Pakistan ve Hindistan arasında yer alan denizdir.

Japon Denizi, Çin Halk Cumhuriyeti, Rusya Federasyonu ve Japonya arasında yer alır.

Hazar Denizi, Avrupa ile Asya kıtaları arasında yer alan tuzlu su denizidir. Tuzluluk oranı 012’dir. Hem deniz hem de göl özelliklerini taşımaktadır. Acık denizlerle bağlantısı yoktur. Bu yüzden de su seviyesi devamlı değişir. Su seviyesi düşmektedir. Günümüzde su seviyesi deniz seviyesinden 28 metre aşağıdadır. Su seviyesinin deniz seviyesinden aşağıya düşme sebebi, buharlaşma artarken yağışların da azalmasıdır. Bir de denize dökülen suların bir kısmını sağlayan Volga Nehri’nin sulama ve endüstride kullanılma amacıyla sularının çekilmesi önemli etken olmuştur. Don – Volga kanalının açılmasıyla açık denizlerle bağlantısı sağlanmıştır.

Kızıldeniz, Afrika ile Asya arasında yer alır. Kuzeyde dünyanın en uzun kanalı olan Süveyş Kanalı ile Akdeniz’e, güneyde ise Arap Yarımadası’nın ucunda Babül Mendeb Boğazı ile Hint Okyanusu’na bağlanır. Denizaltı yaşamına ve üremeye elverişli sıcaklığa sahip olduğundan çok sayıda deniz canlısı barındırmaktadır. Bunun sebebi ise zemindeki büyük sırtlarda oluşan yarık kısmın yeraltından gelen magma ile dolmasıdır. Bu lavlar çok fazla üretici konumunda bulunan bitkisel planktonlar için önemli besin kaynağı oluşturmaktadır.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve bakayrinti.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.