‘SÖĞÜT DOMATESİ’ MARKA OLMAK İSTİYOR

Ekonomi 09.08.2016 - 10:43, Güncelleme: 25.08.2022 - 16:34
 

‘SÖĞÜT DOMATESİ’ MARKA OLMAK İSTİYOR

Burdur’un Çavdır ilçesine bağlı Söğüt beldesinde, günlük yaklaşık olarak 500 ton domates üretiliyor. Hayvancılığın giderek bittiği, seracılığın yaygınlaştığı belde de üreteciler, raf ömrü 10 güne çıkan Söğüt domatesinin markalaşmamasından dolayı mustaripler. Burdur Ticaret Borsası üyesi S.S. Söğüt Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’nin Başkanı Mehmet Demirbaş, İstanbul ve Ankara gibi illerde büyük rağbet gören Söğüt Domatesinin, biran evvel marka olması için Vali, Milletvekilleri ve meslek odaları temsilcilerinden destek beklediklerini söyledi. 10 DEKAR ÜZERİNDE BAŞLADI Söğüt beldesinin kaderini değiştiren domates üretimi ile ilgili bilgi veren S.S. Söğüt Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Mehmet Demirbaş, 15 yıl önce tamamen geçimini hayvancılıkla sağlayan belde halkının şuanda seracılıkla uğraştığını söyledi. Seracılığın ilk, 2000-2001 yıllarında başladığını aktaran Demirbaş, “O yıllarda 2-3 kişi 10 dekar üzerinde seracılığa başladı. 2012 yılında ise bu rakam 3 bin dönüme ulaştı. Şuanda ise 4 bine dönüme yakın kapalı sera var” dedi. HAYVANCILIK BİTİYOR Ve bugün itibariyle günlük yaklaşık olarak 500 tona yakın domates sevkiyatının yapıldığını belirten Demirbaş, “Bunun yüzde 90’ı İstanbul ve Ankara ağırlıklı. Geri kalan yüzde 20’si ise son iki yıldır Arabistan’a gidiyor. Şahsıma ait 4 dekar seram vardı, bugün itibariyle 10 dekar üzerinde Domates yetiştiriyorum. Bir dönümden yaklaşık 18 ton Domates çıkıyor, 21 ton Domates alan üreticilerde var. Seracılık yaygınlaşınca, hayvancılıkta bitme noktasına geldi. Kişi hayvanını satıyor, iki dönüm sera yapıp, 21 ton domates kaldırıyor” şeklinde konuştu.   SERANIN MALİYETİ DÜŞÜK Domatesteki gelir fark edilince, belde halkının seracılığa yöneldiğini aktaran Demirbaş, “Bizim bu bölgede hayvancılık ikinci plana düştü. Mesela geçen yıl Sögüt’te 700 baş havyan varken, bu yıl 500’e düştü. Yani hayvancılık B planı olarak düşünülmeye başlandı. Söğüt’te hayvan başı 18 litre süt alınıyor. Süt verimi de düşük olunca doğal olarak seraya yöneldik. Seradan 20 ton Domates kaldırıldığında bir dönümün maliyeti 5 bin TL. Kilosu 1 TL’den satıldığında 20 bin TL kazanç elde ediliyor. Cirosu ise 15 bin TL. Söğüt halkının şuanda yüzde 80’i seracılıkla uğraşıyor. 1-2 dönüm serası olan kişilerde, hayvancılığı devam ettiriyor” diye konuştu. DOMATESTE HORMON BİTTİ Domates üretiminin yanı sıra son iki yıldır açık alanda biber ve fasulye de üretildiğini aktaran Demirbaş, “Geçen yıl domates fiyatları 80 kuruştu, bu yıl 2,50 TL’den başladık, bugün itibariyle, 1,40 TL’den satılıyor. Geçen yıl bu ayda ise 70 kuruştu. Domates fiyatı 1 TL’nin altına düşmediği sürece, hiçbir çiftçi para kazanmadım diyemez. Domateslerde artık hormon olayı da tamamen ortadan kalktı, domates arısı kullanıyoruz” dedi. MARKAMIZI TESCİLLEMEK İSTİYORUZ Domates üreticileri olarak Kooperatifleşmek istediklerini ancak İnsuyu’nda olduğu gibi başaramadıkların aktaran Demirbaş şu şekilde konuştu, “ Söğüt üreticisi olarak, domatesimiz nasıl nam yaptıysa bunun bir patentini almak veya marka olmasını istiyoruz. İstanbul’da Söğüt domatesi denildiği zaman, arabanın üzerinden inmeden ürün biter. Domatesimizin raf ömrü çok uzun. Topladığımız domates bir hafta kasasında dursun, 10 gün içerisinde yumuşarsa, kalite yok desinler. Biz sözde markayız. Özde marka olmak için Vali, Milletvekilleri ve meslek odaları temsilcilerinden destek bekliyoruz.”

Burdur’un Çavdır ilçesine bağlı Söğüt beldesinde, günlük yaklaşık olarak 500 ton domates üretiliyor. Hayvancılığın giderek bittiği, seracılığın yaygınlaştığı belde de üreteciler, raf ömrü 10 güne çıkan Söğüt domatesinin markalaşmamasından dolayı mustaripler. Burdur Ticaret Borsası üyesi S.S. Söğüt Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’nin Başkanı Mehmet Demirbaş, İstanbul ve Ankara gibi illerde büyük rağbet gören Söğüt Domatesinin, biran evvel marka olması için Vali, Milletvekilleri ve meslek odaları temsilcilerinden destek beklediklerini söyledi.

10 DEKAR ÜZERİNDE BAŞLADI

Söğüt beldesinin kaderini değiştiren domates üretimi ile ilgili bilgi veren S.S. Söğüt Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Mehmet Demirbaş, 15 yıl önce tamamen geçimini hayvancılıkla sağlayan belde halkının şuanda seracılıkla uğraştığını söyledi. Seracılığın ilk, 2000-2001 yıllarında başladığını aktaran Demirbaş, “O yıllarda 2-3 kişi 10 dekar üzerinde seracılığa başladı. 2012 yılında ise bu rakam 3 bin dönüme ulaştı. Şuanda ise 4 bine dönüme yakın kapalı sera var” dedi.

HAYVANCILIK BİTİYOR

Ve bugün itibariyle günlük yaklaşık olarak 500 tona yakın domates sevkiyatının yapıldığını belirten Demirbaş, “Bunun yüzde 90’ı İstanbul ve Ankara ağırlıklı. Geri kalan yüzde 20’si ise son iki yıldır Arabistan’a gidiyor. Şahsıma ait 4 dekar seram vardı, bugün itibariyle 10 dekar üzerinde Domates yetiştiriyorum. Bir dönümden yaklaşık 18 ton Domates çıkıyor, 21 ton Domates alan üreticilerde var. Seracılık yaygınlaşınca, hayvancılıkta bitme noktasına geldi. Kişi hayvanını satıyor, iki dönüm sera yapıp, 21 ton domates kaldırıyor” şeklinde konuştu.  

SERANIN MALİYETİ DÜŞÜK

Domatesteki gelir fark edilince, belde halkının seracılığa yöneldiğini aktaran Demirbaş, “Bizim bu bölgede hayvancılık ikinci plana düştü. Mesela geçen yıl Sögüt’te 700 baş havyan varken, bu yıl 500’e düştü. Yani hayvancılık B planı olarak düşünülmeye başlandı. Söğüt’te hayvan başı 18 litre süt alınıyor. Süt verimi de düşük olunca doğal olarak seraya yöneldik. Seradan 20 ton Domates kaldırıldığında bir dönümün maliyeti 5 bin TL. Kilosu 1 TL’den satıldığında 20 bin TL kazanç elde ediliyor. Cirosu ise 15 bin TL. Söğüt halkının şuanda yüzde 80’i seracılıkla uğraşıyor. 1-2 dönüm serası olan kişilerde, hayvancılığı devam ettiriyor” diye konuştu.

DOMATESTE HORMON BİTTİ

Domates üretiminin yanı sıra son iki yıldır açık alanda biber ve fasulye de üretildiğini aktaran Demirbaş, “Geçen yıl domates fiyatları 80 kuruştu, bu yıl 2,50 TL’den başladık, bugün itibariyle, 1,40 TL’den satılıyor. Geçen yıl bu ayda ise 70 kuruştu. Domates fiyatı 1 TL’nin altına düşmediği sürece, hiçbir çiftçi para kazanmadım diyemez. Domateslerde artık hormon olayı da tamamen ortadan kalktı, domates arısı kullanıyoruz” dedi.

MARKAMIZI TESCİLLEMEK İSTİYORUZ

Domates üreticileri olarak Kooperatifleşmek istediklerini ancak İnsuyu’nda olduğu gibi başaramadıkların aktaran Demirbaş şu şekilde konuştu, “ Söğüt üreticisi olarak, domatesimiz nasıl nam yaptıysa bunun bir patentini almak veya marka olmasını istiyoruz. İstanbul’da Söğüt domatesi denildiği zaman, arabanın üzerinden inmeden ürün biter. Domatesimizin raf ömrü çok uzun. Topladığımız domates bir hafta kasasında dursun, 10 gün içerisinde yumuşarsa, kalite yok desinler. Biz sözde markayız. Özde marka olmak için Vali, Milletvekilleri ve meslek odaları temsilcilerinden destek bekliyoruz.”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve bakayrinti.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.