FİYAT KATILIĞININ ÖNÜNE GEÇİLEMİYOR

Gündem 03.06.2015 - 15:19, Güncelleme: 25.08.2022 - 16:34
 

FİYAT KATILIĞININ ÖNÜNE GEÇİLEMİYOR

FİYAT KATILIĞININ ÖNÜNE GEÇİLEMİYOR
Batı Akdeniz Ekonomisini Geliştirme Vakfı (BAGEV) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan Mayıs ayı enflasyon verilerine ilişkin değerlendirmede bulundu.  Batı Akdeniz Ekonomisini Geliştirme Vakfı (BAGEV) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, Mayıs ayında tüketici fiyatlarında yüzde 0,56, yurt içi üretici fiyatında ise yüzde 1,11'lik artış gerçekleştiğini belirtirken, yıllık bazda değerlendirildiğinde TÜFE’de yüzde 8,09, ÜFE’de yüzde 6,98 oranında artış olduğunu kaydetti. Çandır, "Son 2-3 aydır üretici fiyatlarındaki artış oranı, tüketici fiyatları artış oranının üzerinde seyrediyor. Bu durum ileride tüketiciye yansıyacak artışların habercisi" dedi. SERT KIŞ ETKEN OLDU Son dönemde fiyatların sert kış şartları ve gıda arzında meydana gelen dalgalanmalar nedeniyle yüzde 6-8 bandında asılı kaldığını, Mayıs'ta ise bu bandın bile üzerine çıkıldığına dikkat çeken Ali Çandır, "Yaşanan bu fiyat katılığı ekonomi otoritelerinin, hedef revize etmesine neden oluyor ve bu da yıl sonu yüzde 5,5 olan hedeflerin gerçekleşmesinin mümkün olmadığına işaret ediyor. Zaten Merkez Bankası yetkileri bile hedefin en iyi ihtimalle 6,8 şeklinde gerçekleşeceğini öngörüyor" değerlendirmesinde bulundu. Çandır, Mayıs ayında gıda ve alkolsüz içecekler grubu fiyatlarında yaşanan aşağı yönlü hareketliliğin fiyat katılığının önüne geçebileceğini belirterek, bunun ise gıdada oluşan negatif yönlü ivmenin başta giyim ve ayakkabı grubu olmak üzere ana gruplara yansımasıyla gerçekleşebileceğini söyledi. SEBZE MEYVE CENNETİNDEKİ ARTIŞ DÜŞÜNDÜRÜCÜ TÜİK verilerine göre, Antalya, Burdur ve Isparta’nın yer aldığı Batı Akdeniz Bölgesi’nde, Mayıs ayında tüketici fiyatlarında 0,90 oranında artış gerçekleştiğini belirten Ali Çandır, "Bu artış göz önüne alındığında ürünlerin bollaştığı bu aylarda sebze meyve cenneti Batı Akdeniz Bölgesi'nin Türkiye ortalamalarının üzerinde bir enflasyona sahip olması düşündürücü" dedi. Batı Akdeniz'in enflasyonda aylık bazda ikinci en pahalı alt bölge olduğunu belirten Çandır, "Bu durum, üreticilerin ürün kayıplarını ve girdi maliyetlerinin ağır yükünü tüketiciye yansıtmak durumunda kaldıklarının açık bir göstergesi. Bu nedenle gelin üreticinin omuzlarındaki yükü hafifletelim ki tüketici ucuz tüketebilsin" diye konuştu. BAHAR ALIŞVERİŞİ ENFLASYONA YANSIDI Ürün bazında yüzde 28,38 artışla limon, harcama grubu bazında ise yüzde 10,06 artışla giyim ve ayakkabı grubunun ilk sıralarda yer aldığını belirten Çandır, bahara geçiş nedeniyle yapılan giyim ve ayakkabı alışverişinin enflasyona yansıdığını belirtti. Çandır, yeni sezon ürünlerin vitrinde yerini almasıyla birlikte nisan ayından bu yana giyim grubunda bir yükselişin olduğuna dikkat çekti. ÜRETİCİ EZİLMESİN Üreticinin son aylarda yaşanan sürekli hava değişimiyle birlikte ortaya çıkan ürün kayıplarını ve kur dalgalanmalarıyla durdurulamayan maliyet artışlarını ürüne yansıttığını, bu durumun da aylık bazda olmasa da yıllık bazda yine tarım ürünlerinin artışta ilk sıralarda yer almasına neden olduğunu vurgulayan Çandır, "Semt pazarları bir ekonominin aynası gibidir. Orada insanlar çantalarını doldurabildikleri ölçüde mutludur: Ancak son aylarda bakıyoruz ki mevsim sebze-meyvelerinin bile yanına yaklaşılamıyor ve haliyle de insanlar kısıtlı bütçeleriyle az miktarlarda ürün almak durumunda kalıyor. Hatta bakıyoruz ki tıpkı Avrupa'da olduğu gibi insanlar taneyle domates, dilimle karpuz almaya yöneliyorlar, bunun başlıca nedeni yüksek fiyatlar" değerlendirmesinde bulundu. Cebindeki paranın dörtte birini gıdaya ayırmak zorunda kalan tüketiciyi rahatlatmanın yolu üreticiyi rahatlatmaktan geçtiğini söyleyen Çandır, "Bunun için de bir an evvel içinde bulunduğumuz seçim atmosferinden sıyrılıp tarım ve gıda ürünleri arzına yönelik tedbirleri almalıyız. Üreticiyi kur dalgalanmalarının ve girdi maliyet yükünün altında ezdirmemeliyiz" dedi. ÜRETİCİ RAHALARSA TÜKETİCİ RAHATLAR Enflasyonu düşürmek için alınması gereken önlemleri sıralayan Çandır, şunları kaydetti: "Üreticilerin elinin para görmesi, tüketicilerinin ise tenceresinin ucuza kaynaması için tarladan başlamak üzere tüm üretim zincirini kapsayan önlemler paketi vakit kaybetmeden ele alınmalı. Örneğin ilk etapta vergi oranları yeniden düzenlenmeli, çiftçilerin kredileri yapılandırılmalı ve doğrudan girdi desteği sağlanmalı ki önce çiftçi nefes alabilsin. Aksi halde tüm dünyada gerileyen tarım ve gıda fiyatlarının bizdeki yüzde 13'lük seviyesinin aşağılara çekilmesi bizce güç görünüyor. Girdi ve maliyet desteği yanında, kamu otoritesinin özellikle toptancı hallerinde üretici-tüketici makasının açılmasını engelleyecek denetimleri artırmasının da hem üreticinin hem de tüketicinin yararına olacağına inanıyoruz.”
FİYAT KATILIĞININ ÖNÜNE GEÇİLEMİYOR

Batı Akdeniz Ekonomisini Geliştirme Vakfı (BAGEV) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan Mayıs ayı enflasyon verilerine ilişkin değerlendirmede bulundu. 
Batı Akdeniz Ekonomisini Geliştirme Vakfı (BAGEV) Yönetim Kurulu Başkanı Ali Çandır, Mayıs ayında tüketici fiyatlarında yüzde 0,56, yurt içi üretici fiyatında ise yüzde 1,11'lik artış gerçekleştiğini belirtirken, yıllık bazda değerlendirildiğinde TÜFE’de yüzde 8,09, ÜFE’de yüzde 6,98 oranında artış olduğunu kaydetti. Çandır, "Son 2-3 aydır üretici fiyatlarındaki artış oranı, tüketici fiyatları artış oranının üzerinde seyrediyor. Bu durum ileride tüketiciye yansıyacak artışların habercisi" dedi.

SERT KIŞ ETKEN OLDU
Son dönemde fiyatların sert kış şartları ve gıda arzında meydana gelen dalgalanmalar nedeniyle yüzde 6-8 bandında asılı kaldığını, Mayıs'ta ise bu bandın bile üzerine çıkıldığına dikkat çeken Ali Çandır, "Yaşanan bu fiyat katılığı ekonomi otoritelerinin, hedef revize etmesine neden oluyor ve bu da yıl sonu yüzde 5,5 olan hedeflerin gerçekleşmesinin mümkün olmadığına işaret ediyor. Zaten Merkez Bankası yetkileri bile hedefin en iyi ihtimalle 6,8 şeklinde gerçekleşeceğini öngörüyor" değerlendirmesinde bulundu. Çandır, Mayıs ayında gıda ve alkolsüz içecekler grubu fiyatlarında yaşanan aşağı yönlü hareketliliğin fiyat katılığının önüne geçebileceğini belirterek, bunun ise gıdada oluşan negatif yönlü ivmenin başta giyim ve ayakkabı grubu olmak üzere ana gruplara yansımasıyla gerçekleşebileceğini söyledi.

SEBZE MEYVE CENNETİNDEKİ ARTIŞ DÜŞÜNDÜRÜCÜ
TÜİK verilerine göre, Antalya, Burdur ve Isparta’nın yer aldığı Batı Akdeniz Bölgesi’nde, Mayıs ayında tüketici fiyatlarında 0,90 oranında artış gerçekleştiğini belirten Ali Çandır, "Bu artış göz önüne alındığında ürünlerin bollaştığı bu aylarda sebze meyve cenneti Batı Akdeniz Bölgesi'nin Türkiye ortalamalarının üzerinde bir enflasyona sahip olması düşündürücü" dedi. Batı Akdeniz'in enflasyonda aylık bazda ikinci en pahalı alt bölge olduğunu belirten Çandır, "Bu durum, üreticilerin ürün kayıplarını ve girdi maliyetlerinin ağır yükünü tüketiciye yansıtmak durumunda kaldıklarının açık bir göstergesi. Bu nedenle gelin üreticinin omuzlarındaki yükü hafifletelim ki tüketici ucuz tüketebilsin" diye konuştu.

BAHAR ALIŞVERİŞİ ENFLASYONA YANSIDI
Ürün bazında yüzde 28,38 artışla limon, harcama grubu bazında ise yüzde 10,06 artışla giyim ve ayakkabı grubunun ilk sıralarda yer aldığını belirten Çandır, bahara geçiş nedeniyle yapılan giyim ve ayakkabı alışverişinin enflasyona yansıdığını belirtti. Çandır, yeni sezon ürünlerin vitrinde yerini almasıyla birlikte nisan ayından bu yana giyim grubunda bir yükselişin olduğuna dikkat çekti.

ÜRETİCİ EZİLMESİN
Üreticinin son aylarda yaşanan sürekli hava değişimiyle birlikte ortaya çıkan ürün kayıplarını ve kur dalgalanmalarıyla durdurulamayan maliyet artışlarını ürüne yansıttığını, bu durumun da aylık bazda olmasa da yıllık bazda yine tarım ürünlerinin artışta ilk sıralarda yer almasına neden olduğunu vurgulayan Çandır, "Semt pazarları bir ekonominin aynası gibidir. Orada insanlar çantalarını doldurabildikleri ölçüde mutludur: Ancak son aylarda bakıyoruz ki mevsim sebze-meyvelerinin bile yanına yaklaşılamıyor ve haliyle de insanlar kısıtlı bütçeleriyle az miktarlarda ürün almak durumunda kalıyor. Hatta bakıyoruz ki tıpkı Avrupa'da olduğu gibi insanlar taneyle domates, dilimle karpuz almaya yöneliyorlar, bunun başlıca nedeni yüksek fiyatlar" değerlendirmesinde bulundu.
Cebindeki paranın dörtte birini gıdaya ayırmak zorunda kalan tüketiciyi rahatlatmanın yolu üreticiyi rahatlatmaktan geçtiğini söyleyen Çandır, "Bunun için de bir an evvel içinde bulunduğumuz seçim atmosferinden sıyrılıp tarım ve gıda ürünleri arzına yönelik tedbirleri almalıyız. Üreticiyi kur dalgalanmalarının ve girdi maliyet yükünün altında ezdirmemeliyiz" dedi.

ÜRETİCİ RAHALARSA TÜKETİCİ RAHATLAR
Enflasyonu düşürmek için alınması gereken önlemleri sıralayan Çandır, şunları kaydetti:
"Üreticilerin elinin para görmesi, tüketicilerinin ise tenceresinin ucuza kaynaması için tarladan başlamak üzere tüm üretim zincirini kapsayan önlemler paketi vakit kaybetmeden ele alınmalı. Örneğin ilk etapta vergi oranları yeniden düzenlenmeli, çiftçilerin kredileri yapılandırılmalı ve doğrudan girdi desteği sağlanmalı ki önce çiftçi nefes alabilsin. Aksi halde tüm dünyada gerileyen tarım ve gıda fiyatlarının bizdeki yüzde 13'lük seviyesinin aşağılara çekilmesi bizce güç görünüyor. Girdi ve maliyet desteği yanında, kamu otoritesinin özellikle toptancı hallerinde üretici-tüketici makasının açılmasını engelleyecek denetimleri artırmasının da hem üreticinin hem de tüketicinin yararına olacağına inanıyoruz.”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve bakayrinti.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.